İsrail ordusu Gazze’nin kuzey ve güneyini birbirinden ayıran 970’inci caddede konuşlanan ve geçişleri engelleyen Nahal Tugayı haricindeki tüm birliklerini Gazze’den geri çekti. Böylece bombardıman sürmesine rağmen sahadaki çatışmaların yoğunluğu ciddi oranda azaldı. İsrailli üst düzey yetkililer her ne kadar operasyonların devam edeceğini söylese de bu hamlenin Tel Aviv’in üzerindeki uluslararası baskının arttığı bir dönemde gelmesi, askerlerin çekilmesinin olası sebep ve sonuçlarıyla ilgili birçok soruyu ortaya çıkardı. Bazı görüşler askerlerin çekilmesinin uluslararası kamuoyuna karşı bir iyi niyet göstergesi ve rehine takası müzakerelerine yönelik stratejik bir manevra olduğunu savunurken, bazıları ise İsrail’in kayıpları azaltmak ve Refah operasyonu için yeniden organize olmak gibi askeri gerekçelerle bu kararı aldığına işaret ediyor.
TEPKİLER ARTTI
Gazze’deki can kaybının 33 bini geçmesi ve altyapısı devasa boyutlarda zarar gören bölgedeki insani felaket, uluslararası kamuoyunun tepkilerini uzun süredir İsrail’e çevirmiş durumda. İsrail’in askerlerini çekmedeki ilk amaçlarından biri bu tepkileri yumuşatmak olabilir. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu başta olmak üzere birçok İsrailli yetkili, uzun süredir Hamas tamamen ortadan kaldırılana kadar Gazze’ye yönelik askeri operasyonların devam edeceği söylemini yinelese de özellikle geçen hafta uluslararası yardım kuruluşu World Central Kitchen konvoyuna yönelik saldırı sonrası ABD ve Batı dünyasının tepkileri sertleşti.
BIDEN KAFA KARIŞTIRIYOR
Bu bağlamda ABD Başkanı Joe Biden’ın geçen hafta Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde, “tutumunuzu değiştirmezseniz politikamız değişir” ültimatomunu vermesinin İsrail’in yumruğunu gevşetmeye zorlamış olabileceği belirtiliyor. Önceki gün verdiği bir röportajda Netanyahu’nun Gazze’deki eylemlerini eleştiren Biden, “Yaptığı şeyin bir hata olduğunu düşünüyorum. Yaklaşımına katılmıyorum” diyerek İsrail’e Gazze’de ateşkes sağlanması ve insani yardımların bölgeye girişine izin vermeye çağırdı. Ancak Biden dün yaptığı açıklamada da “Netanyahu’ya da söylediğim gibi, İran’dan ve onun bölgedeki vekillerinden gelen tehditlere karşı İsrail’e olan güvenlik taahhüdümüz sarsılmaz. Tekrar ediyorum, sarsılmaz” şeklinde konuşarak İsrail’in güvenliğini sağlamak için her şeyi yapacaklarını vurguladı.
MÜZAKERELERİ ETKİLER Mİ
Öte yandan asker çekme hamlesinin Kahire’de devam eden rehine takası ve ateşkes görüşmelerinde Hamas’ın üzerindeki baskıyı arttırabileceği değerlendiriliyor. Tel Aviv’in bu hamlesiyle Hamas’ın müzakerelerde öne sürdüğü İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nden geri çekilmesi talebine karşılık verdiği ve böylece müzakere sürecinde topu Hamas’ın kucağına bıraktığı belirtiliyor.
Bazı siyasi analistler, birliklerin geri çekilmesinde askeri sebeplerin de etkili olduğunu söylüyor. İsrail ordu radyosunun 24 Hamas taburundan 19’unun ortadan kaldırıldığı haberine işaret eden analistler, bölgedeki varlığın sürdürülmesinin sabit noktalarda konuşlanan askerlerin hayatını tehlikeye atmak anlamına geleceğini söylüyor. Bu arada İsrail Savaş Kabinesi üyesi Benny Gantz da dün yaptığı açıklamada, askerlerinin Refah’a gireceğini sonra da çekildikleri Han Yunus’a yeniden döneceklerini kaydetti.
